bazı hasta bir aşk alev alır insanlar içinde insanlardan
annem sineği yaşmağının ucuyla beceriksizce cama doğru
kuzuları kucakta taşır küçük kız, palyatifte hemşireler koşturur
dayanamaz, ipince kalemler çalıştırır kalbimin üstünde beyin
benim insanlara olan aşkımı bir audi long çiğnemektedir
iğrenç bir kol sarıyor benim insanlarımı
babamın ardından toplanan ağıda niye çöküyor müftü
tarla çeviriyor cepheden kaçanlar, ağacın yaprağı altından süpürülüyor
niye hayretinden bayılmaz ki duraklarda sohbet edenler
dünyaburulurdünyabükülürdünyaspagettiolarakbendenuzağa
kalbimgenişliyorkalbimbüyüyorkalbimboğuyorbenikorkuyayaslıyor
hırkasında geleceği oynattı bana keramet sahipleri, gördüm
kumanda mute, şakakta ak, kanımda deli kortizol
penceremde kum yüklü kamyonlar uçuşmaktadır
ne yapıyorum aşk için?
yorgunum selçuk ilkokulu, yorgunum milyon yıl önce patlayan volkanlar
resimler yapamıyorum eklemlenmek güç bu kargaşaya
sizi savunamam çünkü barışta elverişsiz çünkü bir çivi çakmadığım duvar
ilk on binden sonra pek çok şey bozuldu, yorgunum çok
kendine bakamıyorsun tüneller ucundan dünyaya bakmaktan
kendimi bilemedim, arabaları da, yalnız insan fragmanları
bizler aynı kartonete iğneli olmaktan başka neyiz, geç buldum
duysunlar acı homojen olmayacak hiçbir an
nasılsa kılıç inmeyecek havadan
boşa çıkmaz kütlem bu denklemden hem sevdiğimi belki alamam
böylece işte konuşmayan ağızlar ve kramplar etimde hızlanmaktadır
eşraf yap beni ey aşk kollara damar
ceket içre yeleklere referanslarla ula beni
dünyanın çekirdeği soğuyor, koçlar hesap sormak için ayrışıyor birbirinden
ve bizler birbirimizden şişen bir balon gibi gittikçe
onu diyorum, kalbimdeki titrek nokta yok olsun sonsuza dek
güçleneyim, katılaşayım, tarkovski saçmalıklarını aşayım
ağzımın ortasından çakarlı konvoylar geçsin