polizanları asfaltla kapattıklarında fatmanam vardı
kırıttığı toyda kantarına kara botlarla bastılar üç gün
öpmek istediğim kızı öldürmeden bıraktım böylece
kâselerimiz çoğaldı dokuz’çarşamba bilmem nemiz
polizanları asfaltla kapattıklarında ayaklarım karavana
kimsenin iştahını kabartamaz insan kendine dönünce
farakada en yüksek zambağı ayıkladım elimesağlık oh
fatmanam en yüksek zambağı yakaladı elinesağlık oh
insan tutundukça kol saati eskiyor insan tutundukça
insan tutundukça kol saati eskiyor insan karavana
alnımın arkasından blazerler geçecek sen somunları
sabahtan akşama kadar sofralara koy- e mi kardeşim!
türkiyeyle başlayıp arapistanla biten kaçanaklar
vursun yanları üstüne yatanları çanaklarla vursun oh
buldular gizlediğimi çocukların kalbini aşarak- üç gün!
ayaklarımdı dünyanın ışıyan kızlığına ateş ve su taşıyan
temiz ve gövdeli ay bahçelerinden çıktıkça uslanırdım
göğüslerime sarkıtlar ekleyen kısa’bacaklar buldum oh
polizanları bakır direklere bağladılar sonra gömleklerimi
aldılar götürdüler- üç gün ara vermeden tekmelediler
apartmanlara/ dar alanlara/ koridorlara/ kesik başlara kadar
kasalara/ kapaklara/ kanımdan geçen kabzalara kadar
kareli ceketlere/ küpeştelere/ annemin saç örtülerine kadar
her akşam dört kitabın başına kadar gavat bush yazacağım
sakanakları ayıkla/ oralarda bir boşluk adımı sayıklar
insan’içine karıştığımı duyunca çarşılara indi ekber
bilyeler bana spot ışıkları otoyollar bana çelik zarlar
geceleyin üstüme saten kumaşlar cin’masalları kurlar
canıma’değsin annem çarşılara inandığı kadar bana da
yine de ayıkla- yarabbelalemin beni neden sevmedin!