Subscribe Now

* You will receive the latest news and updates on your favorite celebrities!

Trending News

Ruhsatsız

FRESKLER | Muhammet Durmuş
Şiir

FRESKLER | Muhammet Durmuş 

 

 

 

 

 

 

 

 

Ascension du Mont Cervin-14 Juillet 1865; La Chute (1865) Gustave Dore

 

 

VII- YAŞAM FRESKLERİ

 

I

İnanmanın ve yaşamanın bir yolunu bulduk arkadaş

Yüreğinle ilk talimin buydu esasında: taşikardi vepanikatak

İki yanağında vurulmuş iki gül, soluk soluğa vefısıldayarak:

Kaybolan bulununca kayboluş da bulundu

Ve kayboldu arayan bulmakla

 

Şafakta ay çakır, cumba kadınları peçeli güvercin

Sevincin boğazlanmış macunu serhaddin karayeliylegevşer

Isırılan Arnavutluk sol yanakta, sağda mistik avurt anason dumanı

Seni tutan humma karaşın. Kuzeyin sarı yemişleri boş kovan

Çizemez yüzünü bir avuç baruttan. Nasırsın?

Ufukta bal çakar, ağar yıldırım.

Raspacının yutkunduğu şap topağı hıçkırıkla gediğe oturan ukde

Bedesteni sulayan Ceneviz tacirlerin, Trabzon’u gösteren Gürcü pusulanın

Tırnak kemençenin kopmuş meme ucu. Diş etlerin de çekilmiş kıyıya

Ak butların unu bulansın cesedine kara budun

Köstek Halil, saat kaçıran. Rükûda kulağına tırmanançıyan

Cılız bir dal derede harman yangını

Alman pisuvarında kaçak çay sidiği

Hasidik keçede bile Tatar salgını gel bak

Ne hale düştün atından

 

Bütün yangınlarda sen de vardın, işte külsün

Buradasın. Buradayım dediğin yerde

Çokça süt taştı sana

Çocuk kemikleri geldi hububat yerine

Vesikalardan ümitsizlik

Sessizlik gökten ve servi ağaçlarından

Meğer gizliymiş her şey kayboluşta

Bir koca muşta artık elin, muştun: yitiş.

 

 

II

Ey ibadetin görünen ritmiyle kanırtılan yalvaç

Ey zırhın çatlağında can çekişen sır

Kana sırnaşan kabuk

Ey aklın kalburunu kırıp geçen günah

Hınç okunun yeryüzüne sapladığı bulamaç

Cıvık ruh

 

Kalktın tedavülden. Günaydın. Çıktığın merdivenler ıskartaya

Fizik masasına serdin örtülerini sakla kendini hep çıplak bulacaksın

En kalın buzun altında solgun gözlerini peşinden sürüyecek bir gemi

Ki batmıştır ve cımbızla çekersin etinden yelkenlerini

Sen uyandın diye doğmayacak sabah

Çünkü gün

Geceden düşen bir sarhoştur

Başın döner ki dönmekte tükenmez bir damar bulmuştur

 

Yiterek gittin, yiterek döneceksin, budur yol

İçinden gelen şarkı adımlarına uygundur

İhtiras limanından ilahi bir kalyon gibi boşaldın şehre

Artık külsün, seni bir daha yakamazlar

Buradasın. Buradayım dediğin yerde

 

 

 

 

 

Entführung (Ein Handschuh, Opus VI, Blatt 9) (1893-1898), MaxKlinger

 

 

VIII- ÖLÜM FRESKLERİ

 

2092

I

Kuşlar vuruldu, ben dalda unutuldum.

 

Bir arkadaşı beklemek, yıllar öncesini beklemek gibidir

Yaralı akıl

Aydınlığa kana, karanlığa kana

Ak zamanın kayalarından

De ki ben de bir anısıydım Tanrı’nın

Doğdum, yanlış ok, büyüdüm, ıskartaya çıkarak

Ve buldum, kayboldum

Kuşlar vuruldu, ben dalda unutuldum

 

 

II

Parlattığım gümüş tabladaki yüz, artık benim değil

Yüzüm eğreti yıkım işaretleri yüklü

Amnezi batağı yengi molozu bir gül

Perde perde çoğalan buğu kendi penceresinde


Denizin dağlara taktığı tasma

Nehir, pıhtılaşıyor

 

Öldüğünde yaşanmamış olmalıydı dünya

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Gezginler Ende (Sterbender Gezgini) (Radierte Skizzen, Opus I, Blatt 7) (1879), Max Klinger

 

Related posts

Bir yanıt yazın

Required fields are marked *