Kendime tütülü bir elbise sipariş versem
Belki balkon demirlerine tutunmuş
Büyümenin icat ettiği ciddiyeti üzerimden atabilir miyim?
bir limon çekirdeği olurum yeniden,
ağzımda plastik düdük sesiyle
zamansız ağlayan bebekliğimle uçururum güneşi
postacı ziline bastığında,
çantasında parmak arası terlikler ve
pofuduk saç tokalarıyla gelir belki o geçmiş
—henüz her şeyin iyileşebileceğine inandığım o yaş.
ben o tütüyü giyerim,
ve dünya bir salıncağın hızında
geri sarar kendini.
hiçbir büyü,
çocuk olmanın tesadüfi mucizesi kadar
yakışmaz üzerime
bir elbise,
bir rol değilse eğer —
neden içine girince bu kadar çok şey değişir?