Ne olduğumdan habersiz
beni pirinç havana koyuyor
Pazulu kolların
umursuz gönlünün dövdüğü
Bir çakıl veya yürümeyen çiğdem çiçeği
Yazgımız, bir de bununla deniyor bizi
Daha ne kadar alabiliriz
kendimiz de bilmezken,
dönemecin sonunda devam ediyor
artık tanımadığımız birisi
Yağmur yağıyor
Asfalt koyulaşıyor
Gün geçiyor, soluyor
eski elbisemi göstermenin
hayali –
henüz
doğmayan insana.
Related posts
KANAT AÇIKLIĞI | M. Burak Çelik
1 dk okunma
OL YA RABBİ RAZI | Halil İbrahim Bayram
2 dk okunma
SANA VARINCAYA KADER | Sami Uluğ
2 dk okunma
BABAM BANA ŞİİR ALDI | Roşan Orhan
1 dk okunma
Son Eklenenler
BURAYA KADAR HER ŞEY HİKÂYE: HASAN HARMANCI İLE “BEN, FAHRİYE VE TÜRKİYE”
Fabrik Kitap ve Ruhsatsız Dergi’nin düzenlediği buluşmada Hasan Harmancı, Ben, Fahriye ve Türkiye romanının omurgasını, karakterlerin taşıdığı anlamları ve...